İSTANBUL BUSESİ
Her birimiz, gemilerden, derinliklere bırakılan
Serseri mayınlarıyız, İstanbul kıyılarının
Kimimiz dayanıklıdır, yıllarca ilk günkü halini korur
Çoğumuz, ilk bulduğu zemine çakılır; patlar.
Kimi İstanbullu, alır eline bavulunu; memleket yolunu tutar.
Eski İstanbullu, bulur ocağını; kazık kakar Topkapı Surları’na
Hani, bir de derviş İstanbullu vardır,
Anadolu’dan kalkar, gelir; nice ümitlerle
Zaman, İstanbul’da, İstanbul’u anlatan
Bir karmaşadır, tarih içinde.
Bir bakarsın İstanbul, Bizans elinde
Bir de bakmışsın ki fethedilmiş; Türkler’de
Lakin, İstanbul bir çığdır
Memleketine bağlanamayan her kişinin bağrında.
Hey, İstanbul! Ne lütufsun
Akıllın da var, delinde, sağırında. . .
Tarih: 25 Kasım 1990
Hakkımda
- Duygusalt
- En zor eğitim yollarından biri olan hayat ile kendimi eğitmiş bir insan olarak,ne kendi duygu ve düşüncelerime yabancıyım ne de başkalarının duygu ve düşüncelerine,şiir bir duygu aracından çok duyguların meyve vermesidir ki ben nice koca incir ağaçları gördüm,içi kadar meyvesi de çürümüş ve güvenilmez,meyve vermek her kökü olanın değil toprağı bereketli olanın işidir...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder